Eylü Aşkın’ın programına konuk olarak katılan Zeynep Bugay, çocukluk dönemine dair samimi anılarını paylaşarak dikkat çekti. Sunucunun psikolojik bir bakış açısıyla yaklaşarak dinleyicilerine duygusal bir yolculuk sunduğu bu sohbet sırasında, Zeynep Bugay, kendi çocukluğuna dair bazı içsel düşüncelerini dile getirdi. "Biraz yalnız ve sevgisiz bir çocuk olduğumu düşünüyorum. O kadar büyük çınarların gölgesinde siz serpilemiyorsunuz. Onun kadar başarılı bir insanın evladı olarak aynı yolda yürümeye çalışmak bir dezavantaj" ifadeleriyle izleyicilere duygusal bir bağ kurdu.

Yazar Zeynep Bugay, son kitabı "Kayıp Kız Çocuğu" hakkında konuşurken, Türk kadınlarının büyük bir kısmının yalnızlık çektiğine inanmış olduğunu belirtti. İki yıldır herhangi bir üretkenlik sergilemediğini, annelik yaptığı bu dönemde içe dönme yaşadığını kaydeden Bugay, eserin ortaya çıkış sürecinde kendi kızı ve onun çocukluğu üzerine kurgulanan bir hikaye oluşturduğunu ifade etti. Kitap, kendisini ailesinin içerisinde eğreti ve yersiz hisseden bir kız çocuğunun hikayesini mercek altına alıyor.

Zeynep Bugay, kitabı yayınlarken ismini değiştirme kararı aldı ve yeni ismi Pia olarak açıklandı. Bu yönlendirmeyi mahkeme yoluyla gerçekleştirdiğini de duyuran Pia, geçmişteki ismiyle ilgili kişisel duygularını paylaştı: “Benim adım Seher Zeynep Bugay'dı. Seher, babaannemin ismiydi ve bizi sevmezdi; erkek çocuk severdi. Nefret ediyorum bu Seher’den, hiç hoşuma gitmiyor. Zeynep’lerin de kaderlerinin zor olduğuna inanıyorum," dedi. Pia, bu kararını annesine bildirerek, “Ben avukatıma talimat verdim, adımı değiştiriyorum," şeklinde bir açıklama yaptı.

Pia, gelecekteki projelerine de dikkat çekerek, 2025 yılında yeni kitap projeleriyle okuyucularının karşısına çıkacağını duyurdu. Bu değişim ve yeni projeler, kariyerinde radikal bir dönüş yaptı. Yazarın geçmişiyle hesaplaşarak yeni bir kimliğe bürünmesi, okuyucularında merak uyandırıyor. Gelecek çalışmaları, hem kendisi hem de Türk edebiyatı açısından önemli bir gelişme olarak değerlendiriliyor.