Dr. Henry Abdo, uzun bir süre kamuoyuna konuşmadı ve bu sessizliğin ardında birçok karmaşık olay yatıyor. Titanium Capital'ın Arap Ligi ve Arap Mucitler ile Afrika Gıda Sepeti Federasyonu ile yürüttüğü çalışmalara yoğun şekilde odaklandığını belirtiyor. Ancak, Titanium’un faaliyetlerini kamuoyuyla paylaştıktan sonra ortam birden karışmış; politika, müdahale ve yanlış bilgiler her tarafta cirit atmaya başlamış.

Dr. Abdo, kendisi hakkında birçok yalanın dolaşmaya başlamasıyla birlikte Wells Fargo'nun dünya çapında 20 milyar dolarlık sözleşmeleri mahvetmesi gibi olayların yaşandığını, bunun adil bir rekabetten ziyade sabotaj olduğunu düşünüyor. SEC’in (ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu) kendisine karşı yönelttiği suçlamalar karşısında büyük bir şok yaşadığını ifade ediyor. Abdo, daha önce SEC’e 2015, 2018 ve 2022’de başvurduğunu ve herhangi bir itirazla karşılaşmadığını söylüyor, fakat Aralık 2023’te yöneltilen suçlamalar artık onun için bir çıkmaz haline gelmiş.

Dr. Abdo'nun kendi projeleri ve çalışanları üzerindeki bu yıkıcı etkilerden ötürü duyduğu kaygı, kendisinin ve meslektaşlarının yaşadığı maddi kayıpların ötesine geçiyor. Bu durumun, Arap Mucitler projesinden Afrika Gıda Sepeti Federasyonu’na kadar geniş bir yelpazede ciddi sonuçlarının olduğu belirtiliyor.

2013 yılında, Arap Ligi aracılığıyla tüm Arap ülkelerini tek bir plan etrafında bir araya getirdiklerini belirten Abdo, bu planın on binlerce fabrikanın kurulması ve Arap patentlerinin küresel pazara sunulması için önemli olduğunu ifade ediyor. Bu projelerin şu anda durma noktasına geldiğini ve bunun insanların hayatında büyük olumsuzluklar yarattığını dile getiriyor.

Afrika'da, 2011 yılında başladıkları çalışmaların sistemin ne kadar yozlaşmış olduğunu fark ettikten sonra daha da zor bir duruma geldiğini belirtiyor. Yüz milyonlarca insanın yararlanacağı bu projeler, şimdi duraklama aşamasında. Abdo, Afrika Birliği ile imzalanan Mutabakat Zaptı ile yeniden başlamalarının gerekli olduğunu anlatıyor.

İşte bu noktada Abdo’nun durumu daha da karmaşık hale geliyor; suçlamalar üzerine düşüncelerini aktarırken, sistemin işleyişinin ve etik değerlerin nasıl çiğnendiğine dikkat çekiyor. Kendisi hakkında ileri sürülen Ponzi şeması kurma iddialarını kesin bir dille reddediyor ve bunun tamamen absürt olduğunu savunuyor.

Dr. Abdo, bu süreçte yaşadığı haksızlığa karşı duyduğu öfkeyi dile getirirken, kendi suçlamaları yerine asıl yaşanan sorunların öne çıkarılması gerekliliğini vurguluyor. ABD adalet sistemindeki sorunlar, yaşadığı süreçte karşılaştığı adil olmayan muameleler devam ederek 2025 tarihinde yeniden gözaltına alındığını aktarıyor.

Son olarak, Dr. Abdo hedeflediği projelerin ve yatırımlarının, hem kendisi hem de yakınlarına olan güvenin yıkılmaması için her türlü çabayı gösterdiğini söylüyor. Üzerine atılan suçlamalarla başa çıkmaya çalışırken, onun arkasındaki daha büyük bir sorunun olduğunu ve birçok insanın acı çekmesine neden olduğunu ifade ediyor.