Kısa bir süre önce oyunculuktan yapımcılığa geçiş yapan Onur Yaprakçı, bu süreç İstanbul sinema ve televizyon dünyasında birçok imza atmış bir isim olarak dikkat çekiyor. Yapımcılık sürecinin doğal bir akış içerisinde gerçekleştiğini belirten Yaprakçı, yıllarca oyuncu ve sunucu olarak çalıştıktan sonra hikayeleri şekillendirmek istemesiyle bu yola adım attığını ifade ediyor. Kendi projelerini hayata geçirme arzusu ve farklı bakış açılarıyla içerik üretme isteği, onu yapımcılık alanına yönlendiren temel etkenler arasında yer alıyor.

Yapımcı olarak Matine Film ile farklı projeler üzerinde çalıştığını belirten Yaprakçı, “Aşiret Sevdası” adlı film projesinin yapım aşamasında olduğunun altını çiziyor. Ayrıca, komedi türünde bir sinema filmi ve gençlik-komedi türünde bir proje üzerinde de çalışmalarının devam ettiğini vurguluyor. Günümüz medya dünyasında sadece sinema projeleriyle sınırlı kalmadıklarını söyleyen Yaprakçı, dizi projeleri, dijital içerikler ve televizyon formatları üzerinde de çalışmalar yaptıklarını dile getiriyor.

Yaprakçı, sinema ve dizi projelerinde mekân seçimlerinin önemi hakkında dikkat çekici bilgiler sunarak, senaryonun ruhuna uygun mekânlar belirlemek için detaylı bir araştırma yaptıklarını ifade ediyor. Mekânların görsel anlamda tatmin edici ve lojistik olarak uygun olması gerektiğini belirtiyor.

Proje ve oyuncu seçiminde de güçlü hikâyelere ve klişelerden uzak durmaya dikkat ettiğini belirten Yaprakçı, oyuncunun sadece yetenek değil, aynı zamanda rol için psikolojik ve fiziksel özelliklere uyum sağlamasını da önemsiyor. Ayrıca, oyuncunun projeye olan motivasyonu ve ekiple uyumu gibi unsurların da karar verirken dikkate alınması gerektiğini belirtiyor.

Bir oyuncunun hem komedi hem de dram projelerinde yer alması gerektiğine inandığını belirten Yaprakçı, bu durumun oyuncunun kendisini geliştirmesi ve farklı karakterlere bürünebilme yeteneği açısından önem taşıdığını vurguluyor. Yönetmen-oyuncu ilişkisini ise filmin başarısını doğrudan etkileyen bir unsur olarak tanımlayan Yaprakçı, güçlü bir iletişim ve karşılıklı güvenin ortaya başarılı işler çıkarmak için gerekli olduğunu ifade ediyor.

Türk sinema ve dizi sektörünün en büyük sorunlarından birinin özgün senaryolar ve cesur yapımcılar eksikliği olduğunu belirten Yaprakçı, genellikle garantici bir yaklaşımla hareket edildiğini ve bu sebeple yenilikçi projelerin ortaya çıkmasının zorlaştığını ifade ediyor. Ayrıca, uluslararası standartlarda prodüksiyon kalitesine ulaşabilmek için bütçe yönetimi ve teknik altyapı konularında geliştirmeler yapılması gerektiğini düşünüyor.

Gelecekteki hedefleri arasında medya patronluğu olduğunu belirten Yaprakçı, haber platformu “Haber National”ın iki yıldır aktif olduğunu ve buradaki deneyimini bir televizyon kanalı oluşturarak genişletmeyi düşündüğünü aktarıyor. Tarafsız ve güçlü bir haber anlayışına sahip bir kanal kurmak istemekte olan Yaprakçı, belgeseller, analiz programları ve interaktif içeriklerle izleyiciyi de içine katan bir platform yaratmayı hedefliyor.

Son olarak, Türkiye’de sinema sektörünün gelişmesi için yapımcılara daha fazla fırsat tanınması gerektiğini savunan Yaprakçı, sinema dağıtımcılarına ve salon sahiplerine de büyük görev düştüğünü ifade ederek, yapımcıların desteklenmesi gerektiğinin altını çiziyor. Sektördeki samimi ve donanımlı insan sayısının az olduğunu belirten Yaprakçı, yeni başlayanların kendilerini sürekli geliştirmeleri ve deneyim kazanmaları için pratik yapmaları gerektiğine de değiniyor.