Martinik Adası'nda Uyuşturucu Operasyonu: 9 Ton Kokain Ele Geçirildi

Venezuela ve Kolombiya gibi uyuşturucu üretim merkezlerine yakın konumda bulunan Martinik Adası'nda, bir Türk armatöre ait gemide gerçekleştirilen operasyonda dokuz ton uyuşturucu yakalandı. Uyuşturucunun sahibi olarak, organize suç dünyasında tanınan Naci Zindağdı ile birlikte Türk vatandaşları A.Ş. ve S.Y. olarak belirtilen iki kişinin adı geçiyor.

HalkTV'nin güvenlik kaynaklarına dayandırdığı habere göre, Fransa Deniz Kuvvetleri İstanbul'dan kalkan bir gemiye yönelik, Güney Amerika açıklarındaki Martinik Adası yakınlarında bir operasyon gerçekleştirdi. Operasyonda, piyasa değeri yaklaşık 3 milyar Dolar olan dokuz tondan fazla uyuşturucu madde ele geçirildi.

Operasyon yapılan geminin ismi H.B.T. olarak kaydedildi ve Türk armatörlere ait olduğu belirtildi. Uyuşturucunun kaynağının, suç dünyasında tanınmış olan Naci Zindağdı ile bu Türk vatandaşları olduğu ifade ediliyor. Ocak 2024'te yakalanan uyuşturucu, geminin 12 Kasım 2024'te İstanbul'dan hareket etmesinin ardından, 10 Aralık 2024'te Batı Afrika ülkesi Gine Bissau'ya demir attı. Ardından, 13 Aralık'ta Martinik Adası'na doğru seferine devam etti.

Uyuşturucu üretiminin merkezi olarak bilinen Kolombiya ve Venezuela'ya yakın konumdaki Martinik, Fransa'nın kontrolü altında olan bir bölge. Bağımsız bir devlet statüsüne sahip olmayan bu ada, Fransız ordusu tarafından korunmaktadır. 28 Aralık'ta radar sinyalini kapatan gemiye, Fransız donanması tarafından 10 Ocak 2024'te operasyon düzenlendi. Bu operasyonda, gemide 250 paket uyuşturucu bulunduğu ve yapılan testlerde bunların kokain olduğu tespit edildi. Yakalanan 9 tonluk yükün sokak fiyatı baz alındığında piyasa değerinin 3 milyar Dolar'ın üzerinde olduğu tahmin edilmektedir.

Uyuşturucunun sahipleri, Türkiye'deki siyasetçilerle bağlantılarına dikkat çekerken, 2020 yılında hayatını kaybeden Cumhurbaşkanlığı Fahri Baş Danışmanı Burhan Kuzu'nun, bu baronlardan biri olan Naci Zindağdı için tahliye talebinde bulunmak amacıyla bir hakime baskı yaptığı iddiaları gündeme geldi. Zindağdı'nın tahliye edildikten sonra Birleşik Arap Emirlikleri’ne gittiği ayrıca, A.Ş. ve S.Y. isimli Türk vatandaşlarının da aynı ülkede bulunduğu iddia ediliyor.

Bu olay, uluslararası uyuşturucu ticareti ve Türkiye'deki siyasi bağlantılarla ilgili endişeleri artırmaktadır. Hükümetin, organize suçların kökünü kazımak için atması gereken adımlara ve uluslararası iş birliğine olan ihtiyacı bir kez daha gözler önüne sermektedir.