Klipteki yeni imajı ile Şahsenem, Mevlana dönemindeki kadınların Mevlevi özelliklerini yansıtan kostümü ve eseri ile sema bir havada şarkısını seslendiriyor. Alt üst edecek olan müzik piyasasında 6 tekli eseri ile dikkat çeken Şahsenem'in müziği Murat Malay tarafından hazırlanmış ve sözleri ise ünlü tasavvuf şairi Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî'ye aittir. Eserin düzenlemesi başarılı müzisyen Uluðbek Hekimoğlu'na aittir. Klip yönetmeni Abdùlhakim Husayn'dır. Klipte yer alan Mevlevi kadın kostümü, dünyaca ünlü Osmanlı Moda Tasarımcısı ve Sanatsal Tarih Araştırmacısı Sabiha Alakuş tarafından özel olarak tasarlanmıştır. Klip, İstanbul'da Sabiha Alakuş'u Moda Evi'nde çekilmiştir. Şahsenem'in 6 tekli çalışması MEM Müzik etiketiyle Şahsenem'in lisanslı resmi YouTube kanalında yayınlanmakta ve tüm dijital platformlarda izlenebilir.

20 yıl aradan sonra Şahsenem, çok sevilen ve yıllara damga vurmuş "Gözyaşlarım Anlatır" eserinin bestekârı, başarılı müzisyen ve yapımcı Uluðbek Hekimoğlu ile bir araya gelmiştir. Bu ikili, geçmişte bir araya geldiklerinde her zaman büyük başarılara imza atmışlardır. Şahsenem ve Hekimoğlu'nun yeniden bir araya gelmesi müzik severler arasında büyük bir heyecan yaratmıştır.

Mevlevilik tarihinde kadınların önemli bir yeri olduğu yorumu sıklıkla yapılmaktadır. Mevlevi kadınlar, Mevlânâ'nın muhibbanları yani müridleri arasında yer almışlardır. Ancak tarihi süreçte, yan yana dönmemiş olmaları dikkat çekmektedir. Bu husus, Mustafa Balkan'ın "Tarih Yazıları" adlı kitabında da belirtildiği gibi, Mevlevi kadınlarının tarihsel ve toplumsal rollerinin anlaşılması açısından önemlidir.

"Kadın Mevlevi" terimi, Mevlevilik tarikatında kadınların yerini ve rollerini tanımlamak için kullanılmaktadır. Mevlevilik, Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî'nin öğretilerine dayanan bir tasavvuf yoludur ve kadınların bu yolda aktif roller üstlendiği bilinmektedir. Kadınların Mevlevilikteki yeri, tarihsel olarak önemli ve saygıdeğerdir. Bu bağlamda, Şahsenem'in eserinde Mevlevilik ve kadınların önemi üzerinde durulması dikkat çekmektedir.

Şahsenem, Mevlana’nın "Gel, ne olursan ol yine gel" sözüne atıfta bulunarak seslendirdiği eseri ile insanları, geçmişteki hatalarını göz önünde bulundurmaksızın Allah'a yönelmeye teşvik etmektedir. "Bizim dergâhımız ümitsizlik dergâhı değildir." ifadesi, tasavvuf yolunun umutsuzluk değil, her zaman bir dönüşüm ve kabul yeri olduğunu vurgulamaktadır. Mevlana'nın "Ne olursan ol yine gel" sözü, tasavvuf geleneğinde Allah'ın rahmetinin ve affının sonsuzluğunu vurgulayan bir davettir.

Şahsenem, Mevlâna'nın günümüzdeki barış, sevgi ve hoşgörünün temeli olduğuna dikkat çekmekte ve "Hz. Mevlana tüm dünyada seviliyor, şarkılarımla onu yaşatmak istedim." şeklindeki ifadeleriyle bu doğrultudaki amacını ortaya koymaktadır. Şahsenem’in çalışması, yalnızca müzik alanında değil, aynı zamanda toplumsal bir mesele olan kadının Mevlevilikteki yeri ve tasavvufi öğretilerin evrenselliği üzerine de dikkat çekici bir nitelik taşımaktadır.