Kış aylarının gelmesi, cilt sağlığını olumsuz etkileyen birçok çevresel koşulu beraberinde getiriyor. Soğuk hava, düşük nem oranı ve sert rüzgarlar cildin doğal koruyucu bariyerini zayıflatıyor. Bu durum, cilt yüzeyinde kuruluk, çatlama ve pullanma gibi sorunlara neden oluyor. Ciltteki nem kaybı, elastikiyetin azalmasına ve cildin daha gergin ve kırılgan hale gelmesine yol açıyor. Tüm bu olumsuzluklar, ince çizgiler ve kırışıklıkların daha belirgin hale gelmesiyle sonuçlanıyor.

Kuru cilt, yalnızca estetik açıdan değil, aynı zamanda cildin bağışıklık fonksiyonlarından da riskli bir durum teşkil ediyor. Kuru ve çatlayan cilt, dış etkenlere karşı daha savunmasız hale geliyor, bu da tahriş ve enfeksiyon riskini artırıyor.

Cilt bakımında yoğun nemlendirme ve güneş koruyucu kullanımı büyük önem taşıyor. Dr. Eren Çınal, Hop Health kurucusu ve CEO'su, kış aylarının ciltte yarattığı olumsuz etkileri gidermek için evde uygulanabilecek doğal yöntemler ile profesyonel estetik uygulamaların varlığından bahsediyor. Cilt bariyerinin onarılması, regüle edilen nemlendirme rutinlerinin düzenli olarak uygulanması ve güneş koruyucu kullanılması gerektiğini vurguluyor. Bahar güneşinin yumuşaklığına kapılmamak, ciltte leke oluşumunu ve erken yaşlanmayı tetikleyebiliyor.

Cildin içeriden desteklenmesinin de önemine değinen Dr. Çınal, Omega-3 yağ asitleri, C ve E vitaminlerinin yanı sıra antioksidan bakımından zengin bir diyetin, cildin elastikiyetini artırdığını ve hücre yenilenmesini desteklediğini belirtiyor. Sağlıklı bir cilt tonu için bu tür beslenme alışkanlıkları büyük önem taşıyor.

Dr. Çınal, profesyonel cilt tedavilerinin de uygulanabileceğini belirtiyor ve ciltte kuruluk, matlık ve elastikiyet kaybıyla mücadele için mezoterapi uygulamaları ve orta yüz tedavileri gibi cerrahi olmayan yöntemlerin etkili sonuçlar sunduğunu ifade ediyor. Bu uygulamalar sayesinde cildin nem dengesinin geri kazanılması, kolajen üretiminin artırılması ve sağlıklı bir parlaklık elde edilmesi mümkün oluyor.

Cilt sağlığını korumak için cerrahi olmayan müdahale yöntemleri şunlardır:

1. Mezoterapi: Cildin orta tabakasına mikro iğnelerle vitamin, mineral, amino asit ve hyaluronik asit gibi bileşenlerin enjekte edilmesiyle yapılan bu uygulama, ciltte yenilenmeyi ve nemlenmeyi sağlar.

2. Kök Hücre Tedavisi: Vücudun kendi yenileme potansiyelini kullanan bu tedavi yönteminde, kişinin kendi kanından elde edilen PRP (Platelet Rich Plasma) ve diğer kaynaklardan elde edilen kök hücreler kullanılarak cilt altına enjekte edilir.

3. Enzimatik Lipoliz: Vücuttaki yağ birikimini gidermek amacıyla uygulanan bu tedavi, lipolitik enzimler sayesinde yağ hücrelerini parçalayıp doğal yollarla atılmasını sağlar.

4. Orta Yüz Tedavisi: Yüzün orta kısmında meydana gelen hacim kaybı, sarkma ve kırışıklıkları gidermek için uygulanan karışımlar, cildin doğal nem dengesini koruyarak elastikiyetini artırır. Kalsiyum hidroksiapatit, PLLA ve kök hücreler gibi aktif bileşenler kullanılır.

Bütün bu uygulamalar, hastalara özel planlar doğrultusunda gerçekleştirilerek cilt yaşlanmasının önüne geçmeyi amaçlamaktadır. Dr. Çınal'a göre, bu medikal uygulamalar, cildin daha sıkı ve elastik hale gelmesini, tonunun eşitlenmesini ve doğal bir parlaklık kazandırmayı sağlıyor.