Ümraniye Belediyesi'nin pazar yeri projesi, ciddi tartışmalara ve tepkilere yol açmış durumda. Hak sahipleri, belediyenin uyguladığı politikaları haksız buluyor ve eski fiyatlardan tapularının geri alınmak istendiğini belirtiyor.

Bilgiler doğrultusunda, pazar yerinin bekleneni karşılayamaması üzerine belediye, baskı politikaları uygulamaya başladı. Bu bağlamda, büyük şirketlere devredilmesi planlanan alanın, hak sahiplerine yapılan anlaşmalarla bir nebze de olsa ekonomik zararlar vermesi gündemde. Vatandaşlar, tapularının eski fiyat üzerinden geri alınmasına karşı çıkıyor.

Söz konusu pazar yerinin, “Ampa” isimli bir şirketle ilişkilendirildiği yönündeki iddialar, vatandaşların endişelerini arttırıyor. Hak sahipleri, bu durumun büyük bir rant için yaratıldığını ve kendi maddi kayıplarının göz ardı edildiğini ifade ediyor.

Belediye, yaşanan bu durumların üzerine çözüm arayışlarına girmekte. Ancak, 12 Temmuz'da yapılması planlanan toplantının tansiyonunun yüksek olacağı öngörülüyor. Hak sahipleri, bu toplantıda yaşanacaklarını merakla bekliyor.

Ümraniye Yamanevler Kapalı Pazar Yeri projesinde, yatırımcı temsilcisi Uğur Tuğcu ile yapılan görüşmelerde, mevcut durumun tekrar gözden geçirileceği bilgisi paylaşılmış. Tuğcu, şu an üç yatırımcının pazar yeri alanına talip olduğunu, ancak AmpaGross Market'in teklifinin uygun bulunmadığını belirtmiş. Diğer iki firma ile ise pazarlıkların devam ettiği ifade ediliyor.

Yatırımcıların mağduriyeti konusunda da bazı detaylar paylaşılmış. Elde edilen bilgilere göre, yerlerinin iade edilmesi durumunda, eski fiyat üzerinden geri ödeme yapılması önerilmiş. Ancak, pazar temsilcisi ve diğer hak sahipleri bu durumu adaletsiz bulmuşlar.

Ümraniye Belediyesi’nin iştirak şirketi ÜMT AŞ öncülüğünde yapılması planlanan bir toplantının son anda iptal edildiği bilgisi geldi. Uğur Tuğcu, yapılan iptal hakkında bilgi vererek, yatırımcılar için hazırladığı ses kaydını paylaşacağını dile getirmiş.

Ümraniye Kent Savunması sözcüsü Bulut Can Okuducu, belediyenin uyguladığı bu haksızlıkları kınayarak, halkın taleplerinin dikkate alınması gerektiğini vurgulamış. Okuducu, yapılan bu projelerin halkın ihtiyaçlarını göz önünde bulundurmadan hazırlandığını belirtirken, pazar alışverişinin kolaylıkla erişilebilir olması gerektiğini de ifade etmiştir.

Okuducu, Ümraniye Belediyesi'nin geçmişteki tepkilere rağmen bu projede ısrarcı olduğunu ve neticede pazar sahiplerinin mağdur edildiğini dile getirmiştir. Açık alanların özel şirketlere kiraya verilmesi, Ümraniyelilerin yaşadığı hak kayıplarını artırmakta ve kamuoyunda büyük yankı bulmaktadır.

Sonuç olarak, Ümraniye Belediyesi'nin pazar yeri projesinin arka planında yatan niyetler, halkın güvenini sarsmakta ve ciddi bir kriz ortamı yaratmaktadır. Bu tür uygulamaların, yerel halkın ihtiyaçlarına duyarsız bir yaklaşımın sonucu olarak ortaya çıktığı açıkça görülmektedir.