
"Mut'ta Kendi Kendine Zeytin Üretimi"
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Mersin Kadın Girişimciler Kurulu üyesi Zin Zade, Mut ilçesinin kendine has iklim özellikleri sayesinde zeytin üretimi yapılmakta olduğunu ifade etti. Mut'ta tarım ilacı kullanılmadan organik zeytin yetiştirildiği belirtiliyor. Bu durum, yerel zeytin üreticileri için önemli bir avantaj sağlıyor.
Mersin kadını girişimciler kurulu üyesi Zin Zade, Mut ilçe sınırları içerisinde yaklaşık 300 bin dekar alanda yılda 150 bin ton civarında zeytin yetiştirildiğini dile getirdi. Ayrıca bu zeytinlerden 20 bin ton civarında zeytinyağı üretildiği bilgisi verildi. Mut Bölgesi'nde 20 milyon zeytin ağacının bulunduğu kaydedildi.
Zin Zade, bu zeytin ağaçları arasında yer alan tarihi ağaçlardan birinin 1300 yaşında olduğunu belirtti. Bu tarihi ağaç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatları ile koruma altına alındı. Söz konusu tarihi ağaç, her yıl düzenli olarak sağlıklı zeytin üretmeye devam ediyor.
Mut'ta üretilen zeytinlerin dünya pazarında yer aldığını ifade eden Zin Zade, Türkiye genelinde antik zeytin ağaçları sayısı bakımından oldukça zengin olan Mut’un, kaliteli zeytin üretimi için bereketli topraklara sahip olduğunu belirtti. Türkiye, bu avantajıyla zeytin ve zeytinyağı sektöründe dünya genelinde önemli bir oyuncu olma yolunda ilerliyor.
Zeytin, hem gıda hem de sağlık açısından birçok fayda sunduğundan, Türkiye'deki zeytin üretimi ve bu üretimin organik şekilde yapılması, hem yerel ekonomiye hem de tarımsal sürdürülebilirliğe katkı sağlıyor. Zeytin ağacı, uzun ömürlü yapısı ve az bakım gerektirmesi ile de bilinmektedir.
Tüm bu faktörler, Mut’un zeytin üretim potansiyelini ön plana çıkarırken, bölgenin tarım politikalarının da bu yönüyle desteklenmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Mersin Kadın Girişimciler Kurulu’nun ve yerel üreticilerin bu süreçte üstlendikleri rol, zeytin üretimi ve ticaretinin geliştirilmesinde önem kazanıyor.
Sonuç olarak, Mut’un zeytin üretimi, tarihî zeytin ağaçları ve organik tarım uygulamaları ile bir örnek teşkil ediyor. Bu yönüyle bölgenin zeytin üretiminde kaliteden ödün vermeden, sürdürülebilir bir gelişim sağlayabileceği öne çıkıyor.