
"Manifest Grubuna 'Hayasızlık' Soruşturması!"
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Manifest müzik grubunun üyeleri ile sahnede dans ve gösteri yapan kişiler hakkında "hayasızca hareketler" kapsamında "teşhircilik" gerekçesiyle başlattığı soruşturmayı tamamladı. Hazırlanan iddianamede, grup üyelerinin "teşhir suretiyle hayasızca hareketlerde bulunma" suçundan 6 aydan 1 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmaları talep edildi.
Başsavcılık, 6 Eylül 2023 tarihinde Şişli ilçesi Harbiye Mahallesi'nde düzenlenen halka açık konser sırasında Manifest müzik grubunun üyelerinin sahnede dans ve gösteri yapmalarının ardından, bu davranışların "hayasızca hareketler" olarak değerlendirildiğini bildirdi. Başsavcılığın açıklamalarına göre, grup üyeleri ile birlikte sahnede yer alan kişiler de incelenmeye alındı.
Açıklamada, grubun Kelebek Şiftlik Park'taki konseri sırasında çeşitli dans gösterileri yapıldığı belirtildi. Bu gösteriler esnasında "toplumun ortak ahlak değerlerini olumsuz etkileyecek hareketlerde bulundukları" ifade edildi. Başsavcılık, bu tür davranışların sonucunda çocuklar ve gençlerin olumsuz etkilenebileceği yönünde değerlendirmelere yer verildiğine dikkat çekti.
Ayrıca, Başsavcılık tarafından yapılan açıklamada, halka açık konser sırasında gerçekleştirilen eylemlerle ilgili inceleme başlatıldığı kaydedildi. "Şüphelilerin tespiti için kolluk birimlerine talimat verilmiştir" denilerek, konunun ciddiyetine vurgu yapıldı. Bu tür soruşturmaların toplumun genel ahlak anlayışını koruma amacı taşıdığı belirtildi. Söz konusu durumu kamuoyuna yansıtma ihtiyacı hisseden başsavcılık, olayı sadece katılımcılara değil, aynı zamanda daha geniş bir kitleye etki edecek şekilde ele almaktadır.
Başsavcılık, sosyal medya ve diğer iletişim kanalları üzerinden bu tür davranışların yargı önünde hesap vermesi gerektiği mesajını vermektedir. Konserin geniş bir katılımla gerçekleşmesi ve birçok genç bireyin bu etkinlikte bulunması nedeniyle, yapılan dans ve gösterilerin toplumda yaratabileceği etki göz önünde bulundurularak değerlendirilmiştir. Yargı süreci içerisinde ilgili tüm kanıtların toplanması ve incelemesi yapılacaktır.
Öte yandan, gerçekleşen olayın ardından toplumsal tartışmaların da alevlenmesi beklenmektedir. Müzik ve sanat etkinliklerinde sınırların ne olduğuna dair oldukça farklı görüşler ortaya çıkabilmektedir. Bu bağlamda, sanatın toplum üzerindeki etkisi, ahlaki değerler ve sınırlar arasındaki denge de yeniden sorgulanmaktadır. Başsavcılık, bu olayla birlikte yürüttüğü soruşturmalarla hem sanatçılara hem de topluma bir mesaj iletme gayretindedir.
Söz konusu durum, Türkiye'de sanat ve ifade özgürlüğü bağlamında önemli bir tartışma konusu olmayı sürdürecektir. Bu olayın sadece bir yargı süreci olarak değil, aynı zamanda toplumsal değerler ve normlar açısından da ele alınması önem taşımaktadır. Toplumun ortak değerlerini koruma adına atılan bu adımlar, sanatçılar ile kamu otoritesi arasında yeni bir denge arayışı yaratacaktır.