BABANIZIN DA DESTEKLEYİCİ ROLÜ VE SANAT YOLCULUĞU

Bağlama çalmaya başlamanız ve 8 yaşında Karadeniz Altınses Yarışması'nda birincilik almanız, müzik yolculuğunuzun ne kadar erken başladığını gösteriyor. Müzikle olan ilişkiniz, babanızın katkısıyla şekillendi. Babamızın gözlem yeteneği ve destekleyici tavrı, görünmeyen potansiyelinizi ortaya çıkarttı. Bu süreç, müziği yalnızca bir hobi değil, aynı zamanda bir yaşam biçimi haline dönüştürdü. Bugün türkü söylüyorsanız, bu yolculuğun temel mimarının babanız olduğunu vurguluyorsunuz. Aile desteği, müzik kariyerinizin bel kemiğini oluşturdu. Bu, sadece babanızı değil, tüm ailenizi kapsayan büyük bir destek olduğunuzu ifade ediyorsunuz. Sanat hayatınızda ailemin rolünü derin bir minnetle anmadan geçemem.

İTÜ TÜRK MÜZİĞİ DEVLET KONSERVATUVARI'NA GİRİŞ VE NIDA TÜFEKÇİ’NİN ETKİSİ

İTÜ Türk Müziği Devlet Konservatuvarı’na girişiniz ve Nida Tüfekçi gibi önemli bir ismin öğrencisi olmanız, kariyerinizdeki dönüm noktalarından biri. Eğitim süreciniz, müzik alanında ciddi bir disiplin oluşturarak halk müziği sanatçısı kimliğinizi şekillendirdi. Nida Tüfekçi ile tanışmanız, müziğin sadece bir gönül işi olmadığını, aynı zamanda akademik bir bilim olduğunu anlamanıza vesile oldu. Türk Halk Müziği'nin derin zenginliklerini keşfettiniz ve bu süreç, müzikal yeteneğinizi disiplinle besleyerek daha geniş bir coğrafyanın sesi olmanıza yardımcı oldu.

PROFESYONEL MÜZİK KARİYERİNE GEÇİŞ VE MOTİVASYON

Üzerinde durduğunuz bir diğer önemli konu, akademik kariyerden profesyonel müzik kariyerinize olan geçişiniz. Yüksek lisans sonrası akademik kariyerin devamını istemenize rağmen, yabancı dil yeterlilik şartı sizin için engel oldu. Bu süreçte, sanat kariyerinizin hızla yükselmesi, akademik hayatınıza bir mesafe koymanıza neden oldu. Ancak içindeki öğretme ve bilgilendirme tutkusunun asla bitmediğini, farklı mecralarda bu misyonunuzu sürdürdüğünüzü ifade ettiniz. Türkülerin, korunması ve gelecek nesillere aktarılması gereken bir bilim dalı olduğuna inanıyorsunuz. Bu tutku, içini doldurduğunuz bilgileri ve deneyimlerinizi paylaşma sorumluluğunuzdan kaynaklanıyor.

GELENEĞİ KORUMAK VE MODERN DOKUNUŞLAR EKLEMEK

Türk halk müziği geleneğini koruyup genç nesillere taşımak, sizin için önemli bir denge meselesi. Sanatçı olarak özünüzü kaybetmemek ve değişen nesil beklentilerine karşılık vermek arasında bir denge kurmanız gerektiğini belirtiyorsunuz. Geleneksel unsurları korurken modern dokunuşlar eklemek, geçmişle şimdi arasında bir köprü kurmanızı sağlıyor. Bu, sadece teknik yeterlilikle değil, ayrıca icra edilen eserin ait olduğu yöre, tavır ve ağızla doğru bir şekilde ilişkilendirilmesi gerektiğine vurgu yapıyorsunuz.

YENİ ESERLER VE PROJELER

Eylül 2025’te "Arpa Buğday Daneler" adlı türküye modern bir aranjmanla yaklaştığınızı ve son olarak "Seveceğim Seni" adlı yeni eserinizi yayınladığınızı dile getiriyorsunuz. Yeni eserlerin hem kültürel mirası yaşatmak hem de günümüz dinleme alışkanlıklarına hitap etmek amacı taşıdığını ifade ettiniz. Türkülerin yalnızca bir müzik türü olmadığını, aynı zamanda değeri olan bir bilim dalı olduğuna inanıyorsunuz. Müzikal üretim ilk olarak özgün eserler yaratmaktan ve otantik icralar yapmaktan geçmektedir.

GELENEKSEL MÜZİĞİN DİJİTAL DÜNYADAKİ YERİ

Radyo ve televizyon programlarının sayısının azaldığını ve genç nesillere ulaşmak için dijital platformların öneminin arttığını gözlemliyorsunuz. Dijital platformların sağladığı geniş kitlelere ulaşma fırsatı, geleneksel müziğin geleceği için büyük bir potansiyele sahip. Bu dijital dönüşümü kabul etmek, müziği genç kitlelere ulaştırmada önemli bir rol oynuyor.

GELİŞEN PROJELERİNİZ

Sağlık sorunlarınız nedeniyle sahnelere bir süre ara vermiş olsanız da, şu an genç eserler üzerinde yoğunlaşarak tekrar müziğe döndüğünüzü belirtiyorsunuz. Sosyal medya aracılığıyla dinleyicilerinizle olan bağınızı güçlendirmeye devam ediyorsunuz. Eğitimci kimliğinizden ödün vermeden, yeni eserler yaratmayı ve halk müziğine dikkat çekmeyi sürdüreceksiniz. Gençlerin Türkülere olan ilgisine olan inancınız ve umutlarınız ise tamdır. Türkülerin geleceği, onların kalplerinde yankılanacak.

Röportaj: Mehmet Ali BABAR