"Evlat Hasretiyle Yanan Baba: 'Bir Kez Görmek İstiyorum'"
Ferit Çiçekli, yaklaşık 32 yıldır oğlu Erdi’ye kavuşamadığını belirterek, bu sürecin kendisi için ne denli zor geçtiğini aktardı. Gözyaşları içinde yaptığı açıklamada, oğlu için her yerde arayışta olduğunu ancak sürekli kendisinden uzak tutulduğunu ifade etti. Ferit Çiçekli, bu süreçte yaşadığı derin acıyı dile getirirken, oğlu Erdi’ye hitaben, “Dünya gözüyle oğlumu bir kez görmek istiyorum. Şimdi delikanlı oldu. Neden anneannesinin sözünü dinledi de beni hiç dinlemedi?” sözlerini kullandı.
Çiçekli, yıllarca evladını aramakla ilgili hissettiği suçluluğuna da vurgu yaptı. Bu durumun, oğluna kavuşma umudunu azaltmasına neden olduğunu, ancak içindeki sevginin hâlâ canlı olduğunu dile getirdi. Gözyaşları içinde kalan baba, “Oğluma sesleniyorum, gel, bana bir kez sarıl, sadece bir kez yüzünü göreyim...” diyerek derin bir özlem duyduğunu ifade etti.
Yıllardır evlat hasretiyle yaşadığını vurgulayan Ferit Çiçekli, yoğun duygularla dolu olduğu bir yayında oğlu Erdi’ye seslendi ve kavuştukları günün bir an önce gelmesini umut ettiğini söyledi. Bu tür duygusal anların, sadece kendisi için değil, benzer durumlarla karşılaşan diğer aileler için de önem taşıdığını belirtti. Canlı yayında sadece oğlu ile bir araya gelmeyi değil, aynı zamanda onunla konuşabilmeyi de arzuladığını dile getirdi.
Ferit Çiçekli’nin durumu, toplumda evlat hasreti çeken birçok aile için bir örnek teşkil ediyor. Aile dinamikleri, evlat edinme süreçleri ve özellikle kayıplar konusundaki hislerin paylaşıldığı bu programda, kimi zaman sadece bir sarılmanın bile ne denli kıymetli olduğunu izleyicilere aktarmış oldu. Bu tür durumlarda, ailelerin birbirine tanıklığı, aynı zamanda üzüntülerini paylaşmaları, ülke hassasiyetleri açısından büyük bir öneme sahip.
Sonuç olarak, Ferit Çiçekli’nin oğlu Erdi’ye olan özlemi ve kavuşturma umutları, sadece kendisinin değil, pek çok ailenin yaşadığı derin duygusal krizleri gözler önüne seriyor. Kayıp çocuklar konusundaki farkındalığın artırılması gerektiği vurgulanırken, burada aile bağlarının ne denli önemli olduğu, sevgi dolu çağrıları ile ortaya çıkıyor. Ferit Çiçekli’nin samimi anlatımı, toplumun bu konuda daha duyarlı olmasının gerekliliğini bir kez daha hatırlatmaktadır.



