Festivalin ikinci gününde, Apollon Tapınağı'nda düzenlenen "Side’nin Yeni Anlatısı" isimli söyleşide, Etki Derneği kurucularından Oyuncu Güven Kıraç ve Ebru Koralı, yönetmenler Serdar Akar ve Vedat Atasoy bir araya geldi. Bu söyleşide, Manavgat Belediyesi’nin Türkiye’de nadir bulunan “gastrodiplomatik” bir organizasyona imza attığı vurgulandı. Katılımcılar, Akdeniz havzasındaki göçlerin ve etkileşimlerin izlerini sürerek kimlik ve kültürel hafıza ile stratejik dönüşüm ve katılım konularını irdelediler. Etki Derneği’nin sanatçı üyeleri, kültür, sanat ve gastronominin, ziyaretçilere sunulan birer ürün olmanın ötesinde, bir kentin ruhunu görünür kılan araçlar olduğuna dikkat çekti.

Söyleşinin moderatörlüğünü de üstlenen Ebru Koralı, "Side, artık sadece denizin ve güneşin değil, yeni konuşulan hikâyelerin de şehri olmak istiyor. Bu dönüşümün lokomotifi kesinlikle kültür ve sanat içerikli üretim olmalı. Müzik, edebiyat, yerel festivaller olmalı. Bunlar, turisti sadece konuk değil, hikâyeye ortak eden araçlardır." ifadelerini kullandı.

Kamusal sanat ve kültürel etkinliklerin Side’nin kültürel mirasıyla bütünleşmesinin sonuçlarını irdeleyen Ebru Koralı, "Kültür ve sanat alıcılarının rotası Side’ye döner. Side, küresel ölçekte daha katma değerli bir turizm destinasyonuna dönüşür. Bir kentle bağ kurmak için hikâyeye ihtiyaç vardır. Kamusal alandaki sanat eserleri, özellikle yerel dokudan beslenenler, turistin zihninde o kente dair özgün bir iz bırakır. Günümüz gezginleri deneyimlerini belgelemek istiyor. Estetik açıdan güçlü sokak sanatı, sosyal medyada paylaşılan görüntülerle destinasyonun görünürlüğünü artırır. Sanat, sadece bakılan değil, dahil olunan bir şey olduğundan, turistin deneyimi dönüşür." açıklamasında bulundu.

Güven Kıraç, Side’nin antik kalıntılarıyla, tiyatrolarıyla ve mabetleriyle, kültürün izlerini taşıyan kadim bir yerleşim olduğunu vurguladı. Side’nin geleceği için kültür ve sanatla dönüşüm zamanının geldiğini belirten Kıraç, "Kültür ve sanat yatırımlarını artırarak, etkinliklerle dolu bir ajanda oluşturarak, sadece deniz, kum ve güneş değil, yılın 12 ayına yayılmış bir turizm anlayışıyla Side'nin potansiyelini sonuna kadar değerlendirebiliriz." dedi. Bu şekilde otellerin dolup taşacağını ve Side'nin cazibesinin yılın her ayı sürdürülmesi gerektiğini savundu.

Yönetmen Serdar Akar, şehirlerin tanıtımında sinemanın gücünün büyük olduğunu belirterek, Side’deki çok ilginç ve etkileyici hikâyeleri sinema filmi olarak çekmeyi düşündüklerini ifade etti. Akar, "Sinema, sadece turistleri çekmekle kalmaz, aynı zamanda o şehre ait kültürleri de dünyaya tanıtır. Side, bir açık hava müzesi gibi, burada sanatın ve sanatçının her şeyin merkezinde olması gerektiğini düşünüyorum." dedi.

Yönetmen Vedat Atasoy, büyük şehirlerin ve popüler turizm destinasyonlarının güçlü kimlikler tanıttığını belirterek, Side’nin kültürel yaşamını daha güçlü hale getirerek şehri daha cazip hale getirebileceklerini aktardı. "Side artık doğru yemekler, kaliteli mekanlar ve büyüleyici bir kültürel altyapıya sahip. Ancak, bunu sürekli geliştirmek gerekiyor." diyerek, her yıl yeni etkinliklerle Side’nin kalitesinin artırılmasına vurgu yaptı.

Söyleşinin sonunda festivalin ev sahibi Manavgat Belediye Başkanı Dr. Niyazi Nefi Kara, Etki Derneği üyelerine plaket vererek teşekkürlerini sundu.